Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan yıkıcı 6 Şubat depremlerini anlatan etkileyici bir dijital sergi, X şehrinde kapılarını açtı. Avrupa Birliği destekli proje kapsamında Y Üniversitesi öğretim görevlisi tarafından hazırlanan "Anılar ve İzler" sergisi, depremin izlerini sanat aracılığıyla yansıtıyor. Sergi, depremin yol açtığı yıkımı ve insanları etkileyen psikolojik sonuçları çeşitli sanat formlarıyla ele alıyor.

Dijital Sanatın Gücüyle Anlatılan Hikayeler

Komagene Kültür Merkezi'nde düzenlenen açılışa, Z Bölge Valisi, X Belediye Başkanı, Y Üniversitesi Rektörü ve çok sayıda davetli katıldı. Sergi, toplam 23 eseri bir araya getiriyor. Bu eserler arasında 8 kağıt iş, 8 artırılmış gerçeklik uygulaması, 5 video art, 1 video mapping ve 1 video enstalasyon yer alıyor. Her bir eser, depremi farklı bir açıdan ele alarak izleyicilere güçlü bir deneyim sunuyor. Ziyaretçiler, eserleri inceleyerek depremin etkisini daha yakından hissedebilecek ve sanatın iyileştirici gücüne tanık olabilecekler. Sergi, 13 Aralık 2024 tarihine kadar ziyarete açık kalacak.

Deprem Sonrası Psikolojik Etkiler

Sergi organizatörleri, depremin sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik etkilerine de dikkat çekmeyi amaçlıyor. Eserler, bireylerin deprem sonrası yaşadıkları travmayı, kayıpları ve umutsuzluğu yansıtıyor. Bu duygular, dijital teknolojinin imkânlarıyla güçlü ve etkileyici bir şekilde ifade edilmiş. Sergi, izleyicilerin depremzedelerin deneyimlerine empati kurmalarına ve bu zorlu süreçte dayanışmanın önemini kavramalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Sanatçının, depremin psikolojik etkilerinin altını çizme çabası oldukça başarılı bir şekilde ortaya konmuş. Ziyaretçiler, eserleri inceledikçe, depremin insan ruhu üzerindeki derin izlerini daha iyi anlayacaklar.

Sanatın İyileştirici Gücü

Y Üniversitesi Rektörü, sergi hakkında yaptığı açıklamada eserlerin görsel zenginliğinden ve duygusal etkisinden övgüyle bahsetti. Rektör, dijital sanatın depremin etkilerini anlatmada ne kadar etkili bir araç olduğunu vurguladı. Sergiyi hazırlayan öğretim görevlisi, eserlerin yaratılış sürecini ve bunların deprem sonrası hissettiklerini yansıtma amacını paylaştı. Sanatçının deprem sonrası yaşadığı duygusal deneyimleri, sanat aracılığıyla ifade etmesi, serginin özgünlüğünü ve önemini artırıyor. Projenin, Kültür Sanat alanında Avrupa Birliği'nin desteğiyle hayata geçirilmesi de dikkat çekici bir unsur. Sergi, sadece bir sanat sergisi olmaktan öte, toplumsal hafızaya önemli bir katkı sağlıyor.